21 Ekim 2009 Çarşamba

Yer ile yeksan, ıslak saçlı, kem gözlü
Kavim gözlerden bu yana ağlayan
Ve durmadan
Cep kanyağı yakıcılığında ezgiler
Çalan, çaldıran, yakalatan
Adı bende gizli bir kadındı istanbul
Şehre bir yağmur yağdı
Ben ağladım
Sevilirken ayrılmak mı kaldı Bizanstan
Yalan dolan yoktu gözlerde sadece ses
Verilen sözler birdi edilen yeminler sıfır
Eşyalar alındı fotoğraflar söküldü yerlerinden
Bir aşkın izlerini yok edecek yeni bir aşk
sipariş edildi yeniden
Bir şehre yağmur yağdı
Ben ağladım
Kim daha çok yalan söndürdü çay bardaklarında
Hangisi talandı demli öpücüklerin
Ve buğularda yitirilen kimin adıydı
Bir aşktan diğerine kaç saatte gidiliyordu
Soyulurmuydu hayatın
yoksa bütün vitamin, kabuğundamıydı?
Yağmur şehre bir yağdı
Ben ağladım
Ben giderken en çok seni götürdüm
Aklımın nakliyesiydi asıl yoran taşıyıcıları
YARDAN DÜŞMÜŞTÜM YARALARIM YARDAN ARMAĞANDI

Kutsal kitabımdı ziyan edilmiş sevgililer atlası
Ben sevmeyi beceremedim belkide sevilmeyi
Benim sevmeye engel evcil acılarım vardı
Ben yağmur ağladım bir şehre yağdı
Ben şehre ağladım bir yağmur yağdı
Ben bir ağladım şehre yağmur yağdı
Ben...
Yağmur...
Ağladım...


Yılmaz ERDOĞAN

1 yorum:

  1. 'Ben ağladım
    Ben giderken en çok seni götürdüm'

    Mükemmel..Hep etkilenirim bu şiiri ve bu adamı okurken..

    YanıtlaSil